İstanbul’da, yenidoğan bebekleri anlaşmalı özel hastanelerin yenidoğan ünitelerine sevk ederek haksız kazanç sağlayan ve kusurlu davranışlarla ölümlerine sebep olan 47 sanığın yargılandığı davanın 2. duruşması, Bakırköy Adliyesi 22. Ağır Ceza Mahkemesi’nin kapasitesinin yetersizliği nedeniyle konferans salonunda devam ediyor. Duruşma, saat 10.35’te başladı ve tutuklu sanıklar arasında yer alan Fırat Sarı ve İlker Gönen’in de bulunduğu 26 sanık, 21 tutuksuz sanık ve avukatlar salonda hazır bulundu. Bazı tutuksuz sanıklar ise duruşmaya Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla katıldı.
El çektirme gibi bir hüküm yok
İstanbul’daki yenidoğan bebek ölümleri davasının 2. duruşmasında, tutuklu sanık İlker Gönen’in avukatı dikkat çeken bir talepte bulundu. Avukat Aydın Mantar, duruşma savcısı Kadir Kocakaya ve soruşturma savcısının sosyal medyada fotoğraf çektirip paylaştığını belirterek, “Savcı Kadir Kocakaya’nın sosyal medyada çektirdiği fotoğraf nedeniyle dosyadan el çektirilmesini istiyoruz” dedi. Bu talebe, Savcı Kadir Kocakaya’dan sert bir yanıt geldi. Kocakaya, Mantar’a “Soruşturma savcısı benim dönem arkadaşım, tabi ki görüşebiliriz. Ama duruşma dışında görüşmemizi magazinsel olarak yansıtmanın anlamı yok. El çektirme gibi bir durum yok. Görevimi gereğince yapmadığımı düşünüyorsanız HSK’ya başvurabilirsiniz” diye karşılık verdi. Ardından, sanık avukatlarının reddi heyet talebi üzerine duruşmaya 30 dakika ara verildi. Mahkeme, talebi inceledi ve sanık avukatlarının başvurusu gerekçesiz bulunarak reddedildi. Mahkeme Başkanı, bu talebin duruşmayı uzatma amacı taşıdığını belirterek reddedildiğini açıkladı.
İstenen Cezalar
İstanbul’daki yenidoğan bebek ölümleri davasında, sanıklar Fırat Sarı ve İlker Gönen için iddianamede oldukça ağır suçlamalar yer alıyor. İddianamede, her iki sanık hakkında 10 bebek ölümüne sebep olmakla suçlanarak, “kasten öldürmenin ihmali davranışla işlenmesi”, “nitelikli dolandırıcılık”, “suç işlemek amacıyla örgüt kurmak” ve “resmi belgede sahtecilik” suçlarından toplamda 177 yıl 6 aydan 582 yıl 9 aya kadar hapis cezası talep ediliyor. Diğer bir sanık olan Gıyasettin Mert Özdemir ise, “kasten öldürmenin ihmali davranışla işlenmesi”, “kişisel verilerin hukuka aykırı ele geçirilmesi”, “kamu kurum ve kuruluşlarının zararına dolandırıcılık”, “suç işlemek amacıyla örgüt kurma” ve “resmi belgede sahtecilik” suçlarıyla suçlanarak, 180 yıldan 589 yıl 9 aya kadar hapis cezasıyla cezalandırılması isteniyor. Ayrıca, 8’i kadın toplam 44 sanık hakkında benzer suçlardan hapis cezası öngörülüyor. İddianamede, suç işleyerek maddi kazanç elde eden sorumlu hastaneler ve şirketler için ise tüzel kişilere özgü güvenlik tedbiri uygulanarak, bu kurumların kapatılması ve mal varlıklarına el konulması talep ediliyor.
News
