DOLAR 35,1761 -0.01%
EURO 36,7640 0.01%
ALTIN 2.956,17-0,72
BITCOIN 3315265-2,21%
İstanbul

HAFİF YAĞMUR

02:00

İMSAK'A KALAN SÜRE

İran, Suriye’yi kan gölüne çevirecek

İran, Suriye’yi kan gölüne çevirecek

ABONE OL
27 Aralık 2024 11:43
İran, Suriye’yi kan gölüne çevirecek
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Suriye’den kovulan İran, Baas rejiminin devrilmesinin ardından Şiileri kışkırtarak ülkeyi yeniden karıştırmaya çalışıyor. Tahran’ın tahrikleriyle, devrik rejimin kalıntıları Lazkiye ve Tartus merkezli 17 yerleşim biriminde kan dökmeye başladı. Sahil şeridinde 30’dan fazla can kaybına yol açan Nusayri kalkışmasının fitnesini ateşleyen isim, İranlı Şii Molla Lokman Bedirgara oldu. Olaylar, Bedirgara’nın “Bütün Sünnilerin kanı size helal, hepsinin kafasını kesin” şeklindeki provokatif çağrısıyla başladı. Bu tahrike, Sednaya Hapishanesinin 22 yıllık sorumlusu Tümgeneral Muhammed Kanco Hasan’ın Hırbit Ma’ze’de başlattığı kalkışma eklendi. Ardından, sahil şeridindeki 17 farklı yerleşim biriminde büyük çaplı çatışmalar patlak verdi. Yeni Şam yönetimi, bölgedeki askeri gücünü artırarak, binlerce askerden oluşan konvoyları Lazkiye ve Tartus’a sevk etti.

Binlerce ev cephaneliğe dönüştürüldü

Türkiye Gazetesi’nde yer alan habere göre, Lazkiye’de açıklama yapan eski Nusayri Albayı Basel, “Baas’ın yüzlerce yöneticisi, asker ve istihbaratçı, Tartus merkezli bir isyan hazırlığı içinde. Binlerce ev, cephaneliğe dönüştürüldü. İşledikleri suçlardan kaçmak için tüm Nusayri-Alevi kitlesini felakete sürüklüyorlar” diyerek büyük bir tehlikeye dikkat çekti. El-Muhaberat’ta 8 Aralık öncesi yarbay rütbesinde görev yapan Halit Beyye ise, “Suriye’de en az 13 bin Şii militan kaldı. Çoğu eski rejim tarafından gizlenmek amacıyla Lazkiye ve Tartus nüfusuna kaydedildi. Canlı bomba saldırıları da dahil olmak üzere her tür sabotajı gerçekleştirecekler. İran, PKK, Dürzi ve Alevi-Nusayri kartını sonuna kadar oynayacak” şeklinde uyarıda bulundu.

Türkiye’de sürekli Alevi katliamı yaygarası yapılıyor

Saha kaynaklarından alınan bilgilere göre, bölgede timler halinde gizlenen bini aşkın Nusayri milisi bulunuyor. Esad rejimi düşerken bölgeye gelen 90’dan fazla üst düzey isim, süreci yönetiyor. Lazkiyeli sivillerden Tahsin Hoşkar, Nusayri bozguncularının 50 bini aşkın Türkmen’in yaşadığı Harıd Ali Cummal mahallesinde büyük bir katliam planladığını iddia etti. Hoşkar, “Hedefleri oluk oluk kan akıtmak. Bu korkunç planı, Alevi komşularımız bizlere anlattı. Devrimin arkasındaki güç olarak gördükleri Türkiye’den intikam almak ve Sünni-Alevi savaşı çıkarmak için planladılar. Sadece Türkmenler değil, Tartus ve Lazkiye’deki 800 binin üzerinde Sünni Müslüman’ın da can güvenliği tehdit altında. Rejim düşerken, Nusayri evlerine silah ve cephane teslim edildi. Türkiye’de sürekli Alevi katliamı yaygarası koparılıyor. Ancak Suriye’de iktidar, silah ve güç 60 yıldır Nusayri-Azınlık kitlenin elinde. Sünniler hangi silahı ve nasıl katliam yapacak?” diyerek büyük bir tehlikenin altını çizdi.

Bayırbucak tamamen mayın tarlası

Lazkiye’de konuyla ilgili değerlendirmelerde bulunan uzman Ayhan Orli, kalkışma planının işlemeye başladığını ve acilen tüm Nusayrilerden silahların toplanması gerektiğini vurguladı. Orli, Kırdeha, Tartus, Ceble, Lazkiye, Banyas, Hırbit Ma’ze, Basnada, Muzeyra, Safita, Datur, Buka Hamam, Dim Sarho, Zikrin, Mencilya, Fidyo, Dulukiyat, Mişkiyta, Ziraa, Basit, Zizikaniye, Zeytincik, Belluran, Zubar, Behluliye, Cinderiye ve Kadmus gibi yerleşim birimlerine dikkat edilmesi gerektiğini hatırlatarak, “Bu tehdidin tamamen ortadan kaldırılması için Şam’ın acilen bir eylem planı hazırlaması şart. Çatışmasızlığı sağlamak ve denetlemek için Türk gücünün bölgedeki varlığı kritik öneme sahip. Bu, fitne odaklarına korku salacak ve denetimi güçlendirecektir. Ayrıca, Bayırbucak tamamen mayın tarlası haline gelmiş durumda. Türkiye’den gelecek mayın temizleme araçları ve görevlileri bölgeye moral verecek ve geri dönüşleri hızlandıracaktır” dedi. Orli, bazı bölgelerde çatışmaların devam ettiğini ve tahriklerin süreceğini belirterek, Esad ailesinin doğum yeri olan Kırdeha ile Tartus arasını, kendilerine ait bir tür “kurtarılmış bölge” olarak gördüklerini ifade etti. Nusayri nüfusunun yoğun olduğu bu bölgedeki yerleşimlerden lojistik destek sağlayacaklarına inandıklarını söyleyen Orli, “Zaten aylarca yetecek silah, cephane ve yiyecek stoklarına sahipler. Ana karargâh olarak da dağlarla çevrili Kadmus’u seçtiler. Bu bölgeye erişim, Irak’taki Kandil’e göre çok daha zorlu” şeklinde konuştu.

En az 10 karakter gerekli


HIZLI YORUM YAP

300x250r
300x250r