Gazeteabc/ Haber: Adiviye ElbaşMerinos Atatürk Kültür Merkezi Hüdavendigar Salonunda ‘Balkan Rumeli Türkleri Konfederasyonu Genel Kurul Toplantısı’ gerçekleşti. Gerçekleşen açılışa Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ, Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Özgür Özel, Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey katılım gösterdi.Gerçekleşen toplantıda Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Özgür Özel; “Kökleri bir yanıyla Üsküp’e bir yanıyla Selanik’e dayanan bir Balkan Türkü olarak aranızda bulunmanın heyecanını yaşıyorum. Kurucumuz Mustafa Kemal Atatürk’ten sonra Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanlığı koltuğunda oturan ilk Balkan Türkü olarak sizleri selamlamanın gururunu yaşıyorum. 
Vatanın değerini en iyi vatan kaybedenler bilir
Bir Balkan Türkü evladı olarak bu ailenin bir parçası olmak gerçekten çok önemli. Bu konuda pek çok toplantı olur. Çok farklı siyasi partilerden katılımlar olur. Orada bizimkiler diğerleri öbür parti ama burada partiler farklı olabilir, belediye başkanları farklı olabilir. Milletvekillerinin farklı olabilir. Ama sanki bizim Selanik göçmenlerinden birinin Hacıaliler köyündeki, Manisa’daki düğününe gitmiş gibiyiz. diyoruz. Herkes bizden herkes bizim kanımız, herkes bizim canımız. Hepinizi bir kez daha en içten sevgilerimle selamlıyorum. Vatanın değerini en iyi vatan kaybedenler bilir. Vatan kaybetmenin ne demek olduğunu en iyi bizler biliriz. 550 yıllık tarihi bir bilemedin iki balona sıkıştırıp Balkanlar’dan gurbet ellere gelmek, oralarda tutunmak, oralarda çalışmak, oralarda özünü kaybetmemek, geldiğin yeri unutmamak, işsiz de kalsa yoksul da kalsa suça bulaşmayı aklından dahi geçirmemek, acından ölse de dilenmemek ama bir aş varsa bir solun eksiğini ona bölmeden geçmemek demek Balkan Türkü olmak demektir. Bu yüzden bu organizasyonu çok önemsiyorum. Konfederasyonun Federasyonları var. Edirne’mizde var, İstanbul’da var, Sakarya’da, Samsun’da, Adana’da, Ankara’da, Eskişehir’de, Bursa’mızda ve İzmir’de var. Her birisiyle temas halindeyiz. Kimine gidiyoruz, geliyoruz. Kiminin üyesi derneklere aidat ödüyoruz. Kimini Ankara’da ağırladık. Kimiyle dünyanın öbür ucundan uzaklaştık. Ama bu federasyonlar, bu konfederasyon illerdeki dernekler, şu yaygın coğrafyadaki dernekler gerçekten hep bizim akrabalığımızı unutmamak, birbirimize sıkıca sarılmak hem de orada bulunan akrabalarımıza sahip çıkmak açısından son derece önemli.
Mesele Türkiye’nin tek yürek olması meselesi
Yakın zamanda İstanbul’daki çok sayıda derneğimize, yöneticilerimize ziyaretlerde bulunacağız. Biraz önce konfederasyon başkanımızı Bulgaristan’daki ve Yunanistan ile olan sorunlara ilişkin söylediği son derece önemli meseleleri ülkedeki bütün partiler ile bir şekilde ele almalıyız. Ben buradan AK Parti’nin çok değerli belediye başkanlarına, İYİ Parti’nin bütün belediye başkanlarına Milliyetçi Hareket Partisi’nin kıymetli milletvekillerine yani bütün partilerimzie sesleniyorum. Biz bu hafta içinde ümit ediyorum mecliste bu konuda bir çalışma komisyonu kurulmasıyla ilgili bir girişimde bulunalım hep birlikte. AK Parti ile de temas edelim. Çünkü. bu meselede Türkiye’nin tek yürek olması lazım, tek yumruk olması lazım. Siyasette kavga olur ama siyasette olur, akrabalar arasında dayanışma olur.” dedi.
Türk diye soykırıma uğradığını unutmamamız gerekiyor
Gerçekleşen toplantıya katılan Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ; “1812 – 1921 arasında dünya tarihinin en uzun ve en büyük tarihidir. Bu tarihler arasında Balkanlar’da, Kafkasya’da 5 milyon Türk soykırımlarda hayatını kaybederkenn5 milyara yakın Türk de Anadolu’ya ana vatana sığınmak zorunda kalmıştır. Biliyorsunuz Cumhuriyet Halk Partisi’nin Sayın Genel Başkanı Aliyev İzzetbegoviç’in soykırımların unutulmaması gerektiği şeklindeki ifadesini tekrarladı. Bizler ne yazık ki Türk olarak Balkanlar’da yaşadığımız ve Kafkasya’da yaşadığımız büyük soykırımı tarihin en uzun ve en büyük soykırımını yeterince hatırlamıyoruz. Hem Türkiye’ye hem Balkanlar’da bu 100 seneyi aşan soykırımın bir daha benzerlerinin, başka coğrafyalarda ve bu coğrafyada yaşanmaması için güçlü bir şekilde tarih kitaplarımızda da yerine alarak unutulmaması gerektiği ve gelecek nesillere aktarılması gerekiyor. Mora’da gerçekleşen Girit ‘de gerçekleşen bugün Yunanistan olan coğrafya değişik bölgelerinde gerçekleşen ve onlarca yıl boyunca devam eden keza Bulgaristan’da bugün Balkanlar’ın diğer coğrafyalarında ve en sondan Boşnak savaşında insanların Türk diye soykırıma uğradığını unutmamamız gerekiyor. 
Türk halkı da bu işgale dönüşen göç karşısında isyan ediyor
Küresel bir göç çağında yaşıyoruz ve bu göçten ülkemiz de çok derinden etkilendi. Sınırlarımızda güvenlik ne yazık ki son derece az her gün 1250 kişi sınırlarımızdan kaçak olarak girerken içeride 13 milyon göçmen insan var. Türk halkı da bu işgale dönüşen göç karşısında isyan ediyor. Bizler bu misafirliğin uzadığını bu insanların geri dönmeye başlaması dediğimiz zaman bazıları çıkıp onlar da ‘misafir onlar kalabilirler’ diyor. Bizlere Şişli’ye Rumeli’den geldiniz, Kafkasya’dan geldiniz diye cevap veriyorlar. Bu çok uygunsuz. Tarihi gerçeklere aykırı ve kabul edilebilecek bir cevap değildir. 
Tarihe aykırıdır, ahlaka aykırıdır, milliyete aykırıdır
Rumeli Türkü vatanına geri dönmüştür. Rumeli Türkleri bir görev için uollanmıştı, görevini yüzyıllarca şerefiyle yaptı ve hala görevini o coğrafyada en ağır şartlar altında yerine getirenleri biliyoruz. Bir Bosna Hersek’te savaş başladığı zaman bölgeye Türk Genelkurmayı tarafından yollanan özel kuvvetler mensubu albayımızdan dinlemiştim. Bir eve gidiyorlar. Kendilerine verilen adreste evinin misafirlerinin kim olduğunu biliyor. Ağırlıyor sonra onları bir odaya alıyor. Odada bir dolabı açıyor. Dolapta bir sancak var. Bir Türk sancağı ve diyor ki ‘şimdi bu sancağın sahipleriyle Suriye’den gelenlere, Afganistan’dan gelenleri nasıl bir tutarsınız kardeşim? Ayıptır, günahtır. Tarihe aykırıdır, ahlaka aykırıdır, milliyete aykırıdır, her şeye aykırıdır. 
Milyonlarca Rumeli kültürünü temsil ediyor
Rumeli Türkleri Konfederasyonu olağanüstü büyük öneme sahip bir kuruluştur.Çok önemli bir mücadele veriyor. Haritada da Türkiye’nin hemen her yerinde temsilciliklerinin olduğunu görüyoruz. Dernekler şeklinde, federasyonlar şeklinde. Milyonlarca Rumeli kültürünü temsil ediyor. Bursa’da Osmanlı’nın başkenti ama bir anlamda Rumeli Türklüğü yerine hala manevi başkentinde devam ediyor. Bugün bu salon daha dolu olmalıydı. Konfederasyona sahip çıkalım, çalışmalarına destek verelim. Çünkü çok önemli bir işlevi yerine getiriyorlar.” dedi. 
News
