Düzenlenen programda açılış konuşması gerçekleştiren Yeni Kuşak Köy Enstitüleri Derneği Bursa Şubesi Başkanı Jülide Akköprü: “Lozan, sadece diplomatik bir başarı değil, aynı zamanda Anadolu kadınının cepheye mermi taşımasının, Kurtuluş Savaşı’nda toprağa düşen gencin ve Kuvayi Milliye ruhunun diplomatik zaferidir. Bu ruh, mağdur kalbinde yaşamaktadır. Bugün, cumhuriyete, laikliğe, yurtta barış ve dünyada barış diyenlere ve bağımsızlığa saldıranlara karşı en güçlü cevabımız, Lozan’a sahip çıkmak ve onun değerini her alanda yaşatmaktır. Lozan, sadece geçmişimizin değil, geleceğimizin de teminatıdır. Çünkü bu antlaşma, halkın kendi kaderini tayin ettiği ve hiçbir dış güce boyun eğmeyeceğini haykırdığı bir iradenin belgesidir.” dedi. 

ADD Başkanı Gürhan Aydoğan: “ Bütün cumhuriyetçilere, bütün demokratlara, bütün yurtseverlere milletin adı Türkiye’miş.Ya kardeşim, Mustafa Kemal Atatürk ifade etti. Türkiye Cumhuriyeti’ni kuran Türk halkına Türk milleti devredilmiştir. Bunun altında A’dı, B’ydi, C’ydi. Yani neye? Büyük belirsiz bir adam çıkmış, başkan yardımcısının birisi Alevi olsun. Fakat Kafkas kökenli bir isim. Çerkezler de hain mi? Hayır kardeşim. Benim kendisi olmam, onun hainliğini ortadan kaldırmaz. Şeyh Sait hain mi? Hayırdır kardeşim. Kardeşim, bu tespiti yapmak zorundayız.” dedi. 

Programa katılım gösteren Bursa Büyükşehir Belediyesi Başkan Vekili Mehmet Aydın Saldız: “Öncelikle sizleri Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bey adına sevgiyle ve saygıyla selamlıyorum. Lozan Anlaşması’nın 102. yılına onur duyuyorum. Lozan Valiliği olarak da aramızda olmaktan onur duyuyorum. Milletimizin bağımsızlık kararlarını simgeleyen ve çağdaş müdahalede attığı en sağlam temellerden biri olan Lozan Barış Anlaşması’nın yıl dönümünde sizlerle birlikte olmaktan gurur duyduğumu belirtmek isterim. Anadolu halkının kazandığı büyük zaferin uluslararası alandaki bir onayıdır Lozan. Ettiğimiz kazanımlar, hala topraklarda özgürce nefes almamızı sağlamaktadır. Çünkü mübadele ile Bursa, en fazla göç alan şehirlerin arasındadır. Anadolu’nun ve buranın insanlarının kültürlerini, acılarını ve umutlarını bağrına basmış bir kenttir Bursa. Lozan bir sağlık anlaşması değil, bir duruştur. Bunu, önderimiz Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün tam bağımsızlık ilkeleriyle özdeşleşen bir iradenin somutlaşmış hali olarak görüyorum. Lozan, laiklik, Lozan ekonomik ve ulusal ilkeleri bizim ışığımızdır. Bu duygu ve düşüncelerle bu anlamlı programı düzenleyen Bursa Atatürkçü Düşünce Derneği’ne, değerli yönetim kurulu üyelerine ve kıymetli yoldaşlara katkılarından dolayı teşekkür ediyorum. Bu sorumluluğu gelecek nesillere aktardıkları için ayrıca çok teşekkürlerimi sunuyorum. Biz de Bursa Büyükşehir Belediyesi olarak bu tür çalışmaların her zaman içinde olacak ve desteklemeye devam edeceğiz.” dedi. 

Osmangazi Belediye Başkanı Erkan Aydın: “Lozan Anlaşması, üzerinden 102 yıl geçmesine rağmen hala büyük bir öneme sahiptir. Tarihsel süreçte, 1918’deki Mondros Mütarekesi ile başlayan dönemde, Osmanlı Devleti’nin durumu ve özellikle padişahın kendi çıkarlarını koruma çabaları dikkat çekicidir. Atatürk, Cumhuriyet’i ilan ederek bu durumu tersine çevirmiştir. Lozan, Türk milletinin bağımsızlığını simgeler ve bugün hala bu kazanımları korumak için mücadele etmemiz gerektiği açıktır. Tarih boyunca, Türklerin Avrupa’ya dönüşü ve bağımsız bir devlet kurma çabaları, birçok güç tarafından engellenmeye çalışılmıştır. Bugün de benzer bir durum söz konusudur. PKK gibi grupların Lozan’ın maddelerini tartışmaya açması, geçmişteki emperyalist hedeflerin yeniden gündeme gelmesi anlamına geliyor. Bu süreç, sadece Türkiye’nin değil, Türk milletinin de geleceğini tehdit eden bir durumdur.Genç nesillerin tarih bilincinin artırılması, bu tür tehditlere karşı en önemli savunmamızdır. Lozan Anlaşması’nın kazanımlarını kaybetmek, emperyalist güçlerin yeniden canlanmasına yol açacaktır. Bu nedenle, Lozan’ın önemini genç nesillere aktarmak büyük bir sorumluluktur.Sonuç olarak, Lozan Anlaşması’nın getirdiği kazanımları korumak ve bu bilinçle hareket etmek, Türkiye’nin bağımsızlığı ve geleceği için hayati öneme sahiptir. Bu vesileyle, Lozan’ın mimarlarına ve bu uğurda mücadele edenlere saygı ve minnetle anmak gerekir.” dedi.