18 Kasım 2025 Salı

2025’te rekor üstüne rekor kıran altın fiyatları, son dönemde dalgalı bir seyir izliyor. Son 5 günde ons altın 200 dolarlık düşüş gösterirken, ABD’li yatırım bankası Goldman Sachs’tan yeni bir tahmin geldi.
Merkez bankalarının altın alımlarında güçlü bir artış gözlendi. Goldman Sachs, bu hareketin rezervleri çeşitlendirme ve jeopolitik ile finansal risklere karşı korunma amacı taşıyan uzun vadeli eğilimin devamı olduğunu belirtti. Rapora göre, eylül ayında merkez bankaları 64 ton altın alımı yaptı. Bu miktarın, ağustos ayındaki 21 tonluk alımın üç katından fazla olduğu vurgulandı.
Goldman Sachs, ons altın için hedef fiyatını yükseltti. Bankanın raporunda, altının 2026 sonunda 4.900 dolara ulaşabileceği öngörülüyor. Bireysel yatırımcıların altına yönelmesinin de bu yükselişi destekleyeceği ifade edildi.
Ons altın şu sıralar 4.020 dolar seviyelerinde işlem görüyor. Bu yıl fiyatların yüzde 55’ten fazla arttığı hatırlatılırken, uzmanlar yükselişin ekonomik ve jeopolitik kaygılar, altın destekli borsa yatırım fonlarına yönelim ve ABD’de beklenen faiz indirimleri tarafından desteklendiğini belirtiyor.

Yıldırım’da, ‘Yerinde ve birlikte yönetim’ anlayışı ile çalıştıklarını vurgulayan Başkan Oktay Yılmaz, “Göreve geldiğimiz günden bu yana hep ortak akıl vurgusu yapıyoruz. ‘Yıldırım’ı, Yıldırımlılarla birlikte yöneteceğiz’ demiştik.
Bu sözümüzün gereği olarak Yıldırım’ı mahalle mahalle gezip, vatandaşlarımızla buluşuyoruz. Onların taleplerini, önerilerini ve şikayetlerini doğrudan ilk ağızdan dinliyoruz. Mevcut sorunları yerinde görüp, çözümü de yerinde üretiyoruz” ifadelerini kullandı.
Her hafta mahalle ziyaretleri yaptığını belirten Başkan Oktay Yılmaz, “Vatandaşlarla buluşmadan, esnafı dinlemeden, mahalleleri sokak sokak gezmeden üretilen hizmetin yeteri kadar faydalı olmayacağına inanıyoruz.
Mahallelerimizin hangi hizmete ihtiyacı olduğunu, o mahallenin sakinlerinden daha iyi kimse bilemez. Bu yüzden projelerimizi sahada, hemşehrilerimizle birlikte şekillendiriyoruz. Bugün de Kaymakamımız ile birlikte Vakıf Mahallemizi ziyaret ettik. Hem muhtarımızla hem de hemşehrilerimizle bir araya gelip ihtiyaçları, talepleri görüştük” dedi.


Adana’da kardeşi ve aşığını evde uygunsuz halde basan ağabey, tartışmada 23 yaşındaki kişiyi sokak ortasında bıçaklayarak öldürdü. Seyhan Fevzipaşa Mahallesi’nde 15 Kasım günü saat 09.45 sıralarında meydana gelen olayda, kocası bir süre önce cezaevine giren B.G. (22), Baran B.(23) ile ilişki yaşamaya başladı. Sabah saatlerinde Baran B., B.G.’nin kaldığı eve gitti.
Bir süre sonra eve gelen B.G.’nin ağabeyi D.A. (24), ikisini uygunsuz halde yakalayınca taraflar arasında kavga çıktı. Baran B., üzerinde sadece iç çamaşırı ile dışarı kaçtı. Peşinden koşan D.A., şahsı sokakta yakalayarak defalarca bıçakladı.
İhbar üzerine olay yerine gelen sağlık ekibi Baran B.’yi hastaneye kaldırdı ancak yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamayarak hayatını kaybetti. Asayiş Şube Müdürlüğü Cinayet Büro Amirliği ekipleri, olay sonrası kaçan D.A.’yı Seyhan ilçesi Mithatpaşa Mahallesi’nde saklandığı evde yakaladı.
Emniyetteki ifadesinde D.A.’nın, “Eve geldim, onları birlikte görünce ‘sen kimsin’ dedim. Baran bana bıçakla saldırdı. Bıçağı elinden düşünce kaçmaya başladı. Ben de bıçağı alıp kovaladım. Yakalayınca bir anlık sinir kriziyle bıçakladım” dediği öğrenildi. Emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edilen D.A. çıkarıldığı mahkemece tutuklandı.

Almanya’dan İstanbul’a tatile gelen Böcek ailesi, trajik bir şekilde hayatını kaybetti. Anne Çiğdem (27) ve çocukları Kadir ile Masal, 13 Kasım’da yüksek ateş ve kusma şikayetiyle hastaneye kaldırıldı; yapılan müdahalelere rağmen yaşamlarını yitirdi. Baba Servet Böcek (32) ise dün akşam saat 18.55’te tedavi gördüğü Taksim Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde hayatını kaybetti.Aile, 9 Kasım’da Fatih’deki Harbour Suites Old City adlı otele yerleşmişti. 12 Kasım’da gıda zehirlenmesi şüphesiyle hastaneye başvuran aile, serum tedavisinin ardından taburcu edilmiş, 15.40’ta otele giriş yapmış ve bir daha çıkmamıştı.
Olayın ardından Ortaköy’de yemek yedikleri kafe sahibi, midye satıcısı, kokoreççi ve lokum satıcısı ile otel ve ilaçlama firması çalışanlarının da aralarında bulunduğu 11 kişi gözaltına alındı. Emniyetteki işlemleri tamamlanan dört şüpheli, Sulh Ceza Hakimliği tarafından tutuklanarak cezaevine gönderildi.
Polis ekipleri otelde inceleme başlattı. Yapılan denetimlerde, otelin giriş katında ilaçlama yapıldığı ve kullanılan alüminyum fosfit maddesinin insan sağlığına zarar verebileceği ihtimali üzerinde duruldu. Alınan numuneler analiz için laboratuvara gönderildi.Uzmanlar, tahtakurusu ve hamam böceği ilaçlamasında kullanılan alüminyum fosfitin panzehri olmadığını, aşırı solunması halinde ölüm riski taşıdığını belirtti. Ayrıca soruşturma kapsamında, ilaçlama firması çalışanının gerekli sertifikalara sahip olmadığı tespit edildi.
Böcek ailesinin kaldığı otelde, benzer şikayetlerle üç yeni zehirlenme vakası daha yaşandı. Polis incelemeleri sabah erken saatlerden geç saatlere kadar sürdü. İnceleme sonrası belediye ekipleri oteli mühürledi.
Olayın en dramatik anlarından biri, aileyi hastaneye yetiştiren taksi şoförü Sercan Tanrıverdi’nin ifadelerinde ortaya çıktı. Tanrıverdi, ailenin Kadırga’daki bir otelin önünde aracın önüne atladığını belirtti.“Anne ve babaları çok kötü durumdaydı. İki çocuk ellerindeki poşetlere aralıksız kusuyordu. Baba sürekli ‘Ne olur en yakın hastaneye yetiştirin’ diyordu,” diyen Tanrıverdi, küçük kızın yol boyunca kan kusmaya başladığını söyledi.Tanrıverdi, aileyi Bezmialem Vakıf Hastanesi’ne götürürken, poşetlerin yol boyunca kullanıldığını ve hastane bahçesine varıldığında da durumun değişmediğini aktardı: “Ailece poşete kustular, acilen içeri koştular. Sadece gece kumpir yemişler ve yol üstünde midye yemişler.”
Alüminyum fosfitin yanlış kullanımı ölümcül olabiliyor. Normal şartlarda bu kimyasal, eğitimli kişiler tarafından, ortam karantinaya alınarak ve gaz birikmesine karşı önlem alınarak kullanılmalı. Yanlış kullanımda ise ciddi zehirlenmelere yol açabiliyor. 
Yükseköğretim Kurulu (YÖK) Başkanı Prof. Dr. Erol Özvar, Üniversite-Sektör İş Birliği Komisyonu Toplantısı’nda yaptığı açıklamada, isteyen, şartları taşıyan ve başarılı öğrencilerin yükseköğrenimi daha kısa sürede tamamlamasına imkan tanıyacak çalışmaların yürütüldüğünü duyurdu. Özvar, “Bu çalışmalarımız önümüzdeki yıldan itibaren hayata geçirilecektir” dedi.
Özvar, uygulamanın temel amacının programın tüm kazanımlarının öğrenciye aktarılması olduğunu vurguladı. “Yapmaya çalıştığımız şey, aynı veya güncellenmiş müfredatı daha kısa sürede tamamlayabilecek öğrencilerin önünü açmak” ifadelerini kullandı.
Başkan Özvar, önlisans ve lisans düzeylerinde iş yeri temelli uygulamalı eğitim modelinin yaygınlaştırılmasının öncelikli gündem başlıklarından biri olduğunu belirtti. Bugüne kadar verimsiz kalan staj uygulamalarının, mesleki tecrübe kazandıracak yeni bir modele dönüştürüleceğini söyledi.İlk aşamada Konya, Gaziantep, İstanbul, Bursa, Kocaeli, İzmir ve Ankara’da başlatılacak pilot uygulamanın kısa sürede tüm ülkeye yaygınlaştırılması hedefleniyor. Özvar, “Öğrenciler sadece sınıfta değil, doğrudan iş hayatında deneyim kazanacak. Bu sayede mezun olduklarında daha donanımlı ve istihdam odaklı olacaklar” dedi.
Özvar, iş yeri temelli eğitim modelinde stajların da yeniden yapılandırılacağını belirterek, meslek yüksekokullarında 3+1 veya 2+2, lisans programlarında ise 7+1 veya 6+2 şeklinde uygulamaların hayata geçirileceğini açıkladı. Öğrencilerin üretim süreçlerini yakından tanıyacağı ve iş başında beceri geliştireceği bu modelin, mezuniyet sonrası istihdamı hızlandıracağı ifade edildi.
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan da lisans programlarıyla ilgili açıklamasında, ders planlarının sadeleştirileceğini, proje geliştirme ve uygulama temelli öğrenme modellerinin hayata geçirileceğini söyledi. Erdoğan, “Bu dönüşümle öğrencilerimize 3 yılda mezun olabilme imkanı sunulacak. Reformlarla yükseköğretim sistemimiz daha verimli ve uluslararası standartlara uyumlu olacak” ifadelerini kullandı. 