Halk arasında ‘gebelik diyabeti’ olarak adlandırılan Gestasyonel Diyabet’in hamilelikte en sık karşılaşılan endokrinolojik bir hastalık olduğunu belirten Acıbadem Dr. Şinasi Can (Kadıköy) Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum, Perinatoloji (Yüksek Riskli Gebelik) Uzmanı Prof. Dr. Murat Yayla, sorunun erken teşhis edilmesi durumunda kontrol altına alınmasının da kolay olduğunu belirtirken “Gebelik diyabeti, açlık veya tokluk kan şekeri düzeylerinin izin verilen sınırlar dışında bulunması ile teşhis edilir. Bazı türleri ancak şeker yükleme testleri yapılarak anlaşılabildiğinden 24-26 hafta aralığında her gebeden bu yükleme testinin istenmesi genel prensiptir. Diyabeti ne kadar erken teşhis eder ve kontrol altına alırsak bebek ve anne üzerindeki olumsuz etkileri o kadar azaltmış oluruz” diyor. Tedavi edilmeyen yüksek şekerin bebeğin ve annenin sağlığını riske atabildiğini vurgulayan Prof. Dr. Murat Yayla, gebelik diyabeti hakkında bilinmesi gereken 7 önemli noktayı anlattı, önemli uyarılar ve önerilerde bulundu.
Gebelik diyabetinde annenin fizyonomisi bozulabilir, doğum öncesi ve doğumu sorunlu geçebilir. Kanama tedavisine, çeşitli müdahalelere, aletli doğuma (vakum) veya sezaryene gerek olabilir. Bebek doğumda yaralanmalara maruz kalabilir ve doğduktan hemen sonra düşük şeker komasına girebilir. Elektrolit dengesi bozukluğu, sarılık uzaması, kuvöz gereksinimi gibi risklere maruz kalabilir. Annesinin düşüremediği şeker düzeyini kendi pankreası ile düzeltmeye çalışan bu bebekler ileriki yaşamlarında diyabet hastalığına aday olurlar.
Gebelikte fazla kilo alımı, bebeğin beklenenden daha fazla kilolu olması, amniyon sıvısının fazlalığı ve anne adayının ailesinde veya kendi gebelik geçmişinde iri bebek doğumu, diyabet, insülin direnci gibi sorunların bulunması risk faktörleridir.
Gestasyonel diyabeti önlemek veya kontrol altında tutmak için sağlıklı bir yaşam tarzı benimsemek çok önemlidir. Gebelik diyabetinde temel prensip kalori dengesinin sağlanmasıdır. Alınan ve harcanan kalori kişiye ve gebeliğe özgü olmalıdır. Yemek porsiyonları fazla ise azaltılmalı, gün içine yayılmalı, aç kalınmamasına dikkat edilmelidir. Karbonhidrattan zengin gıdalar azaltılırken protein ve yağ gereksinimi en uygun seviyede tutulmalıdır. Günlük aktivite az ise artırılmalı, gebelik egzersizleri ve yürüyüşler ihmal edilmemelidir.
Özellikle beslenmenin düzene sokulması, günlük kalori alımının gebelik haftasına, annenin çalışma şartlarına ve kilosuna göre ayarlanması önemlidir. Hem diyet hem de egzersiz programı belirlenmeli ve buna uyulmalıdır. Gerektiğinde günlük veya haftalık kan şeker düzeyi izlemleri yapılmalıdır. Aylık yerine yüz yüze olmasa da haftalık hekim ve/veya diyet uzmanı ile görüşmeler yapılmalı, haberleşilmelidir. Önemli olan bu tavsiyelere belirli bir disiplin içinde uyulmasıdır. Takipler aksatılmamalıdır. Gebelikte kan şeker düzeyi normal sınırlarda tutulabilirse doğumda görülebilecek riskler de en aza indirilmiş olur.
Gebelik diyabeti tanısı kesinleştikten sonra diyet ve egzersiz programları sorunu düzeltemiyorsa tıbbi tedaviye geçilmelidir. İlk seçenek doğum hekimi gözetiminde yeterli dozda ilaç kullanımıdır. Bu üçlü yaklaşımdan alınacak sonuç kan şeker düzeyi ve bebek gelişimi ile takip edilir ve karşılaştırılır. Sorunda düzelme yoksa endokrinolog veya perinatolog gözetiminde insülin tedavisine geçilmelidir. Gebelik diyabetinin sonraki gebeliklerde tekrarlama riski vardır. Eğer tekrarlamışsa daha sonraki yıllarda tip 2 diyabet riskinin de artacağı unutulmamalıdır.
Gebelik diyabeti genellikle doğumdan 6 hafta sonra tamamen kaybolur. Bunu anlamak için 6 haftanın bitiminde şeker yükleme testi yapılmalıdır. Test normal çıkarsa 3 yıl aralıklarla tekrarlanır. Test sonucu anormal ise tip 2 diyabet teşhis edilmiş olur ve gerekli tedavi verilir. Yeni bir gebelik oluşursa en erken dönemden itibaren diyabet hastalığı gibi takip ve tedavi edilir, o gebelikte artık şeker yükleme testi ile vakit kaybedilmez.
Prof. Dr. Murat Yayla gebelik diyabeti riskini azaltmak için farkındalığın son derece önemli olduğunu belirterek “Genetik özelliği nedeniyle her birey ailesinde diyabetik bir kişi olup olmadığını bilmelidir. Yakın akrabaların geçirdikleri gebelikler ve akıbetleri hem diyabet hem de gebelik diyabeti yönünden sorgulanmalı ve araştırılmalıdır. Gebelik öncesinde ilgili tetkikler, kan şekeri kontrolü ve kilo ayarlamaları yapılmalıdır. Gebelik sırasında şeker yükleme taramalarından çekinilmemeli, zamanı geldiğinde bu taramalar gerçekleştirilmelidir” diyor.
ARA HABERİ
18 Kasım 2024ARA HABERİ
18 Kasım 2024GENEL
18 Kasım 2024GÜNDEM
18 Kasım 2024GÜNDEM
18 Kasım 2024SPOR
18 Kasım 2024SPOR
18 Kasım 2024