Yüsra’nın otopsi raporu çıktı
Olay, 19 Mayıs Pazar günü, saat 20.00 sularında Bursa’da meydana geldi. Türkoğlu ailesinin dört çocuğundan biri olan 7 yaşındaki Yüsra Türkoğlu, bahar nezlesi şikayetiyle baba Cemil Türkoğlu ve anne Azime Buse Türkoğlu tarafından Bursa Şehir Hastanesi’ne götürüldü. Hastanede tedavi altına alınan Yüsra’ya, ailesinin iddiasına göre yanlış serum verildi. Serumun takılmasından yaklaşık yarım saat sonra fenalaşan Yüsra'nın durumunun kötüleştiği, başka bir doktorun aileye bildirmesiyle ortaya çıktı.İddiaya göre, Yüsra 10 saat boyunca aynı sedyede bekletilirken, gözlerinde şişme, karın ağrısı, tansiyon düşmesi ve kalp çarpıntısı gibi belirtiler gösterdi. Sabah mesaisi başladığında, kardiyoloji doktoru tarafından çocuğun durumunun kritik olduğu aileye aktarıldı. Yoğun bakıma alınan Yüsra’nın kalbinin sürekli durduğu ve bu nedenle entübe edilmesi gerektiği açıklandı. Türkoğlu ailesi, Yüsra'nın ölüm haberini alınca büyük bir yıkım yaşadı ve sinir krizi geçirdi. Tıbbi müdahalelerin ölümüne sebebiyet verdiği konusundaki ilk tahminler bir kalp rahatsızlığına işaret ediyordu. Ancak Adli Tıp Kurumu’nun ön raporu, Yüsra’nın kardiyolojik olarak herhangi bir kalp rahatsızlığı olmadığını gösterdi. Dosya, tam tetkikler için İstanbul Adli Tıp Kurumu’na gönderildi. Bu süre zarfında, Sağlık Bakanlığı’ndan soruşturma izni talep edildi ancak hala bir izin çıkmadı. Soruşturma izni, dosyanın ilerlemesi ve yargılama sürecinin sağlıklı bir şekilde yürütülmesi için son derece önemli. Bakanlık birimlerinin konuyu hassasiyetle ele almasını ve bir an önce soruşturma izinlerini vermesini bekliyoruz. Müdahaleyi yapan hekimler hala Bursa Şehir Hastanesi’nde görev yapmaya devam ediyor. Bu durum, toplum sağlığı açısından büyük bir risk teşkil ediyor. Toplum sağlığı ve savcılık dosyasının ilerlemesi için sürecin ilgili bakanlık birimleri tarafından dikkatle incelenmesini ve soruşturma izinlerinin bir an önce verilmesini talep ediyoruz" ifadelerini kullandı. Baba Cemil Türkoğlu ise "İlk günden itibaren iddia ettiğimiz gibi bizim çocuğumuz tamamen hastanede bir doktorun hatası sonucu öldü. Bu süreçte doktoru kurtarmak, hatasını örtmek için çocuğumuz cinayete kurban gitti. Üzerinden 3 ay geçmesine rağmen baskı altına alınarak olaydan vazgeçmemizi olayın arkasını bırakmamızı istediler. Adli tıp raporumuz çıktı. Adli tıp raporu bizim ilk günden beri iddia ettiğimiz doğruluğu kanıtlandı" şeklinde konuştu.