Diyarbakır'ın Bağlar ilçesine bağlı Tavşantepe Köyü'nde 8 yaşındaki Narin Güran korkunç bir cinayete kurban gitti ve Türkiye bu vahşetle sarsıldı. Narin Güran'ın katilinin kim olduğu ise hala tartışılmaya devam ediyor. tv100'de yayımlanan
Hayata Dair programında, Cansu Canan Özgen'in moderatörlüğünde tutuklu sanık Nevzat Bahtiyar’ın avukatı Ali Eryılmaz ve sanık Enes Güran’ın avukatı Mahir Akbilek, davaya dair merak edilen soruları yanıtladı. Programda, davanın sıcak gelişmelerini izleyicilere aktaran tv100 muhabiri Canan Altıntaş, duruşmada tanıklık yapmaya davet edildi.
Narin'i kim öldürdü?
Cansu Canan Özgen'in, Nevzat Bahtiyar'ın avukatı Ali Eryılmaz'a "Narin'i kim öldürdü?" sorusunu sorması üzerine Eryılmaz, "Nevzat Bahtiyar'ın öldürmediğinden eminim. Yaklaşık 30 gündür bu davanın içindeyim, fakat avukatı olarak davaya dahil olmamdan bu yana edindiğimiz izlenimler ve bildiklerimiz var. Ancak, mahkemede suçluluğu ispatlanmadığı sürece birine 'katildir' demek hukuken doğru değildir. Aslında katilin kim olduğunu biliyoruz ama hukuki süreç nedeniyle bunu söylemeye dilimiz varmıyor," şeklinde yanıt verdi.
Delillerin Toplanma Şekli Ceza Kanununa Aykırı
Sanık Enes Güran’ın avukatı Mahir Akbilek, Narin Güran cinayetiyle ilgili olarak, "Ailenin bu suçu işleyenler olduğu yönünde bir imayı algılıyoruz ve bu tür değerlendirmelere, dosyada mevcut delilleri toplu olarak inceleyerek şiddetle karşı çıkıyoruz. Eldeki verilerin büyük bir kısmının toplanma şekli, ceza mahkemesi kanununa aykırıdır. Bu delillerin incelenmesinde de kök kanunumuza aykırı ad tanımlamaları yapıldığını düşünüyoruz," açıklamasında bulundu.
Öğretilmiş şekilde ifade verdiğinden şüphe ediyoruz
Programda Av. Ertunç Özün, "Az önce meslektaşımız 'Güran ailesinden 26 kişinin vekaleti bizde bulunuyor' dedi. Bu 26 kişiden bir kısmı diğer soruşturmada sanık, bir kısmı da bu soruşturmada sanıklar. Ancak bu kişiler, aynı zamanda kovuşturma aşamasında tanıklık da yapmış kişiler. İtham etmek istemiyoruz ama biz, bu sanıkların tanıklarla birlikte harekete geçip, öğretilmiş şekilde ifade verdiklerinden şüphe ediyoruz," şeklinde dikkat çeken bir açıklama yaptı.
İddianameye biz basından gece yarısı öğrendik
Sanık Enes Güran’ın avukatı Mahir Akbilek, konuya ilişkin olarak, "Vekâletnameleri aldığımızda Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığında tek bir soruşturma aktifti. Vekâletleri, soruşturma dosyasına yükledik. Ancak iddianameyi, basından gece yarısı öğrendik. Sosyal medyada barkodlu iddianame yayımlandı. Daha sonra iddianamenin, kovuşturmayı yürüten mahkemeye gönderildiğini kalem sorgusuyla öğrendik. Ama iddianameyi zaten görmüştük, tıpkı basına yansıdığı gibi bize de teslim edildi. O iddianamede 4 sanık vardı, bizim vekâletini aldığımız kişiler arasında ise sadece 2 sanık bulunuyordu. Ayrıca belirtmemiz gerekir ki, Salim Güran’ın vekâleti hiçbir zaman bizde olmadı," şeklinde açıklamada bulundu.
Dosyada böyle bir veri yok
tv100 Muhabiri Canan Altıntaş, "Mahir Bey, ben Tavşantepe Köyü’ne 22 Ağustos günü saat 13:00'te gittim. Aileyle görüşen ilk gazeteci bendim ve sonrasında köyden ayrılmadım. Gazeteciliğin ötesinde bir takibe başladım ve herkesi gözlemledim. Ertesi gün jandarma evlere baskın yapmak istedi. Arif Güran ve yakınlarına husumetli birilerinin olup olmadığı soruldu, ancak onlar köydeki komşularının evlerinin aranmasına izin vermeyeceklerini söylediler. Bunu sizce neden istemiyorlardı?" diye sorarken, Av. Mahir Akbilek, "Şu an çok enteresan bir şey söylediniz. Dosyada böyle bir veri yok," şeklinde cevap verdi.
Cumhuriyet tarihinin en büyük arama faaliyeti yapıldı
Nevzat Bahtiyar'ın avukatı Ali Eryılmaz, "Ailenin davayı manipüle etmek ve karartmak için yaptığı çok bariz şeyler var. 3 bin 600 kişiye yakın insan arama çalışmalarında yer aldı. 202'ye yakın arama köpeği, 50'ye yakın drone, 2 İHA ve onlarca araç kullanıldı. Cumhuriyet tarihinin en büyük arama faaliyeti yapılmış durumda, bu çok önemli," şeklinde açıklama yaptı. Cansu Canan Özgen ise, "Kimse durduk yere okları aileye çevirmedi. Canan'ın vurguladığı gibi, anne Yüksel Güran orada ağlıyordu, biz de burada ağlıyorduk. Sonrasında deliller, DNA’lar, HTS verileri, ifadelerdeki çelişkiler, kamuoyunun vicdanını da o tarafa yönlendirdi," diye konuştu.
'Şimdi konuşacağım olmayacak' şeklinde bir ifade kullandı bunun nedeni nedir?
Programda konuşan Alp Tekin Yıldırım, "Enes Güran duruşmada 'Şimdi konuşacağım, olmayacak' şeklinde bir ifade kullandı. Bunun nedeni nedir?" diye sordu. Enes Güran’ın avukatı Mahir Akbilek ise, "Enes bir ara çok duygusallaştı ama aynı Enes, 'Salim değil, Salim'in kralı benim evimden kardeşimi alamaz' şeklinde de bir ifade kullandı. Enes, söz alıp 'Bana bakan görevliler var, hareket yapıyorlar, bu beni rahatsız ediyor' dedi. Bu nedenle böyle söylemiş olabilir ama biz görmedik," şeklinde yanıt verdi.
Denetlenmeden kesin delil olarak kabul edilen unsurlar
Av. Mahir Akbilek, daraltılmış baz çalışmalarıyla ilgili dikkat çeken açıklamalarda bulunarak, "Daraltılmış baz raporunu asla kabul etmem ve buna itibar da etmem. Hatta bir kaygım var; eğer denetlenmeden kesin delil olarak kabul edilen unsurların, delil araştırma yöntemlerinin ileride çok ciddi sıkıntılara yol açacağını düşünüyorum. Geçmişte bunlar yaşandı," dedi. tv100 Uzman Polis Muhabiri Devrim Tosunoğlu ise, Akbilek'in açıklamalarına karşı, "Daraltılmış baz çalışması yıllardır yapılan bir çalışma. Bu olay olunca, o köyde baz istasyonu olup olmadığını Canan'la konuştuk. Orada baz istasyonunun olmadığını fark ettik ama teknik olarak bizim de kaynaklarımız var. Onlara sorduğumda, farklı alanlarda sinyal alındığında kestirmeler yapıldığı bilgisini aldım," şeklinde yanıt verdi.