İnegöl ilçesinde geçtiğimiz yıl nisan ayında devriye gezen jandarma ekipleri, şüpheli bir otomobili kontrol etti. Otomobilde, Gökmen K. isimli şahsın kızı R.K.'ye cinsel istismarda bulunduğu tespit edildi. Jandarma ekiplerini karşısında gören Gökmen K., "Ne yaptım? Allah benim belamı versin komutanım. Bizi bırakın, gidelim. Bir daha böyle bir şey yaşanmayacak" diyerek gözyaşlarına boğuldu.Olay sonrası, mağdur R.K.'nin pedagog eşliğinde alınan ifadesinde, "Babam, 'Başka kadına gideceğim' diyerek bana baskı yapıyordu. Ailemin dağılmasından korktuğum için oral ilişki teklifini kabul ettim. Daha önceden beni otomobille boş tarlaya getiriyordu. Sonunda yakalandık" şeklinde konuştu.Gökmen K., adliyeye sevk edildikten sonra tutuklandı. Ancak savcılık soruşturması sırasında, R.K. ifadesini değiştirerek, "Daha önce verdiğim ifade doğru değil. Babam bana evde baskı yapıyordu. Dışarı çıkmamı istemiyordu. Yakalanınca böyle bir yalan söylemek zorunda kaldım" dedi. Bu ifade değişikliği sonrası Gökmen K., tahliye edildi. Olay, aile içindeki dinamikler ve yaşanan travmalarla birlikte, dikkatleri bir kez daha cinsel istismar konusuna çekti.
Kızı, gerçeği daha sonra söyledi
İnegöl 2’nci Ağır Ceza Mahkemesi'nde 'çocuğun nitelikli cinsel istismarı' suçlamasıyla yargılanan Gökmen K., ilk duruşmada tüm suçlamaları reddetti. Mahkeme salonunda yapılan savunmasında sanık avukatı Sedat Gülen, "Müvekkilim, o gün fermuarını çekerken görüldüğü için bu suçlamalarla karşı karşıya kalmıştır" ifadelerini kullandı.Avukat Gülen, ayrıca R.K.’nin daha sonra gerçeği açıkladığını savunarak, "Eğer böyle bir olayın yaşandığı kabul edilirse, mağdurun 15 yaşından büyük olması ve rızasının dikkate alınması gerektiği göz önünde bulundurulursa, müvekkilimin suçu oluşturmadığı aşikardır" dedi. Bu bağlamda, Gülen, müvekkilinin beraatini talep etti. Dava süreci, cinsel istismar ve yasal rıza konularında tartışmalara yol açarken, duruşmanın devamında gözler mahkemenin alacağı karara çevrildi.
Bir daha böyle bir şey yaşanmayacak
Duruşmada tanık olarak dinlenen jandarma görevlileri, şüphe üzerine geldikleri bir otomobilde sürücü koltuğunda oturan sanık Gökmen K.'nin kendi üzerindeki fermuarı çektiğini ve yanında bulunan kızın kafasını geriye kaldırdığını belirttiler.Görevliler, "Sanığa 'Ne oluyor?' diye sorduğumuzda, 'Ne yaptım? Allah benim belamı versin komutanım. Bizi bırakın, gidelim. Bir daha böyle bir şey yaşanmayacak' diyerek ağladı" şeklinde ifade verdiler. Ayrıca, kızın ifadesinde, ailesini terk etmemesi için babasının isteği doğrultusunda ilişkiye girdiğini söylediği de kaydedildi. Sanık Gökmen K.'nin akrabalarının dinlendiği duruşma sonrası mahkeme heyeti, cinsel istismara uğradığı iddia edilen kız çocuğunun devlet korumasına alınmasına karar verdi. Görüşmeler sırasında, kızın baskı altında ifadesini değiştirdiği yönünde değerlendirmelerde bulunuldu. Bu sebeple sanığın tekrar tutuklanarak cezaevine gönderilmesine hükmedildi.
39 yıla kadar hapis cezası talep edildi
Çıktığı ilk duruşmada yeniden tutuklanan Gökmen K.'nin yargılanmasına devam edildi. İkinci duruşmada, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı Vekili ile Bursa Barosu Çocuk Hakları Merkezi'nden bir avukatın müdahil olarak katılımıyla önemli gelişmeler yaşandı. Mütalaasını sunan savcı, çocuğun ilk ifadesi ve tanık olarak dinlenen jandarmaların ifadelerine atıfta bulunarak, sanığın iddialarının çelişkili olduğuna dikkat çekti. Sanığın, kızıyla birlikte barajı seyrettirmek için aracı park ettiğini söylemesine rağmen otomobilin ormanda bulunmasına işaret eden savcı, Gökmen K. hakkında 'Çocuğun nitelikli cinsel istismarı' suçundan 39 yıla kadar hapis cezası talep etti.Mahkeme, sanığın tutukluluk halinin devamına karar vererek, duruşmanın sonuçlanması için ertelemeye gitti. Dava sürecinin nasıl ilerleyeceği ise takip ediliyor.