İran: “Tüm kısıtlamaları kaldırdık”

Geçtiğimiz hafta İran'ın yüzlerce füzeyle İsrail'e saldırmasının ardından Orta Doğu'da tansiyon düşmüyor. Taraflar arasındaki tehdit dolu açıklamalar peş peşe gelirken, İsrail'in muhtemel misillemesine dair takvim işlemeye devam ediyor. Bu süreçte sıcak bölgeden son haber İran'dan geldi. İran, İsrail tehdidi gerekçesiyle ülkedeki uçuşların yarın 06.00'ya kadar iptal edildiğini açıkladı. Ancak gece yarısı İran Sivil Havacılık Kurumu, tüm kısıtlamaların kaldırıldığını duyurarak dikkatleri üzerine çekti.

Şu anda, iç ve dış hat uçuşları için hiçbir kısıtlama yok

İran ile İsrail arasındaki gerilim sürerken, İran'da tüm uçuşlar yarına kadar iptal edildi. İran basını, İran Sivil Havacılık Örgütü sözcüsüne dayandırdığı haberlerde, ülkedeki tüm havalimanlarında uçuşların yerel saatle 21.00'dan itibaren yarın yerel saatle 06.00'a kadar durdurulduğunu bildirdi. Sözcü, operasyonel kısıtlamalar nedeniyle uçuşların iptal edildiğini belirtirken, daha fazla ayrıntı vermekten kaçındı. Ancak, İran'da akşam saatlerinde yapılan açıklamada, güvenli koşulların sağlanmasının ardından iptal edilen uçuşların yeniden başlatıldığı duyuruldu. İran devlet televizyonu, İran Sivil Havacılık Kurumu'nun "uygun ve güvenli uçuş koşullarının sağlanmasının ardından" daha önce duyurulan tüm kısıtlamaları kaldırdığını açıkladı. Tahran Uluslararası İmam Humeyni Havalimanı'ndan uçuşlara yeniden izin verildiği belirtilirken, "Şu anda iç ve dış hat uçuşları için hiçbir kısıtlama yok" ifadesi vurgulandı.

Kudüs gücü komutanından haber alınamıyor iddiası

İsrail'in Lübnan'a yönelik saldırıları sürerken, adı açıklanmayan İranlı yetkililere dayanan haberlere göre, İran Devrim Muhafızları Ordusu Kudüs Gücü Komutanı İsmail Kaani'den geçtiğimiz hafta Lübnan'ın başkenti Beyrut'a düzenlenen saldırıdan bu yana haber alınamadığı iddia ediliyor. Yetkililer, Kaani'nin, geçtiğimiz ay Hizbullah lideri Hasan Nasrallah'ın İsrail saldırısında öldürülmesinin ardından Lübnan'a gittiğini ve o tarihten bu yana kendisinden haber alınamadığını belirtti. Kaani'nin, geçen perşembe günü Hizbullah'ın üst düzey yetkilisi Haşim Safieddin'in hedef alındığı İsrail saldırısı sırasında Beyrut'un güneyindeki Dahiye'de bulunduğu ifade edildi. Ancak yetkililer, Kaani'nin Safieddin ile görüşmediğini ve o zamandan beri İran ve Hizbullah'ın Kaani ile temas kuramadığını vurguladı.

Sabır sınırlarını zorlamayacağını düşünüyoruz

İsminin açıklanmasını istemeyen bir İranlı güvenlik yetkilisi, İran'ın 1 Ekim'de İsrail'e yönelik füze saldırıları sonrası Tel Aviv yönetiminin misilleme tehditleriyle ilgili değerlendirmelerde bulundu. Yetkili, İsrail'in önemli ve stratejik bir siyasi, askeri veya ekonomik merkezi hedef almasını beklemediklerini belirterek, "Bunun sınırlı ve küçük çaplı bir girişim olacağını, ayrıca (İsrail'in) İran'ın güvenlik açısından kırmızı çizgilerini aşmayacağını ve sabır sınırlarını zorlamayacağını düşünüyoruz" ifadelerini kullandı. Ayrıca, muhtemel bir saldırının ardından İsraillilerin İran'ın saldırısını yanıtsız bırakmadığını öne sürebileceğine dikkat çeken yetkili, bunun yanı sıra küresel ölçekte bir medya propagandası başlatarak önemli bir hedefi vurdukları algısını yaratmayı da amaçlayabileceklerini ifade etti. İranlı yetkili, İsrail'in bundan sonraki süreçte Lübnan ve Filistin ile ilgilenmesini engellemek için İran'ın çeşitli bölgelerinde protestolar düzenlenmesine yönelik planlamalar yapıldığını savundu.

Tel Aviv yönetiminden "çok güçlü" misilleme tehditleri gelmişti

İran, 1 Ekim'de İsrail'e yönelik füze saldırılarının ardından Tel Aviv yönetiminden gelen "çok güçlü" misilleme tehditleriyle karşı karşıya kaldı. İsrail medyası, Tel Aviv'in İran'ın saldırısına yanıt olarak ülkedeki petrol ve nükleer tesislerin yanı sıra Tahran'daki İran lideri Ayetullah Ali Hamaney'in konutu, Cumhurbaşkanlığı ofisi ve Devrim Muhafızları Ordusu'nun merkez binasının muhtemel hedefler arasında olduğunu iddia etti. İsrail'in bu tehditlerine karşı İranlı askeri yetkililer, herhangi bir saldırıya karşılık olarak İsrail'in tüm enerji tesislerini ve altyapısını hedef alacaklarını duyurdu. İran resmi haber ajansı IRNA'ya göre, Petrol Bakanı Paknejad, Buşehr eyaletine yaptığı ziyaret sırasında petrol tesislerini incelemek için Hark Adası'na gitti. Buradaki petrol tesislerinin üst düzey yöneticileriyle görüşen Bakan Paknejad'ın, ülkenin en büyük petrol terminaline ev sahipliği yapan adadaki tesisleri ziyaret edeceği bildirildi. Ayrıca, Petrol Bakanı Paknejad, önceki gün Aseluye kentindeki doğal gaz tesislerini de ziyaret etti. İran'ın 1 Ekim'deki füze saldırılarının ardından İsrail'in enerji, petrol ve nükleer tesislere yönelik saldırı tehdidi, gözleri İran'ın stratejik öneme sahip tesislerine çevirdi. İsrail'in petrol tesislerine saldırı yapmayı planladığına dair gelen tehditler üzerine İran Devrim Muhafızları Komutan Yardımcısı Tuğgeneral Ali Fedevi, önceki gün yaptığı açıklamada, herhangi bir saldırıya karşılık olarak İsrail'in tüm enerji tesislerini hedef alacaklarını vurguladı.

Onların yerinde olsam petrol sahalarından farklı alternatifleri düşünürdüm

ABD Başkanı Joe Biden da önceki gün yaptığı açıklamada, İsrail'in İran'a ne şekilde tepki vereceği hususunda halen net karar vermediğini belirterek, "Eğer onların yerinde olsam petrol sahalarından farklı alternatifleri düşünürdüm." ifadelerini kullanmıştı. Ülkenin güneyindeki Buşehr eyaletinin yaklaşık 50 kilometre açıklarında yer alan Hark Adası, devlete ait İran Ulusal Petrol Şirketi (NIOC) tarafından kurulan devasa petrol depolama tanklarına ev sahipliği yapıyor. Ada ayrıca İran'ın en büyük petrol ihracat terminaline de sahip. Burada, tankerlere yüklenen ham petrol, dünya pazarlarına sevk ediliyor. Petrol ihracatının büyük kısmı bu adadan yapılıyor.