BUSİAD ‘dan 2.eğitim zirvesi
Gazeteabc/ Adiviye ElbaşBUSİAD tarafından İl Binasında 2.ci 'Eğitim Zirvesi Programı' gerçekleşti. BUSİAD Başkanı Buğra Küçükkayalar: "BUSİAD kurulduğu günden beri tüm üyeleri ile birlikte eğitimi dert edinmiş ve bugüne kadar bu konuda birçok çalışmayı yaşama geçirmiş 46 yıllık bir kuruluştur." dedi.
Bunun için;
1) Ezberci, sınav odaklı eğitim yerine düşünen, sorgulayan, kültür, sanat ve sporla yoğrulmuş, sosyal sorumluluk bilincinde olan,
2) Takım çalışmasına yatkın, tasarımcı, yaratıcı, proje üretici bireyler yetiştiren,
3) Zorla öğretilen ezber bilgileri değil bireye önem veren, yeteneklerini ölçen ve değerlendiren,
4) Teknoloji yaratmaya ve yenilikçilik arayışında olmaya yönlendiren,
5)Hayal kurduran ve sadece bilimsellikle bezenmiş yeni ve çağdaş bir eğitim sistemi oluşturmalı ve uygulamalıyız. "
Aile içerisindeki görgüler bireyin toplumdaki davranışlarını şekillendirir
"BUSİAD Başkanı Küçükkayalar: "Bir insanın yaşamı boyunca süren eğitiminin üç ana kaynak yoluyla olduğu söylenebilir. Ailede eğitim, Toplumda eğitim ve bir Eğitim Öğretim Kurumunda eğitim. Bunların hepsi birbirinden önemli ve birbirini tamamlayıcı olgulardır. Biliyoruz ki aile toplumun çekirdeği ve temelidir. Aile içerisindeki görgüler bireyin toplumdaki davranışlarını şekillendirir. Her toplum da kendini oluşturan ailelerce şekillenir. Toplumumuzun çağdaşlık yolunda ilerlemesinin ilk adımları aile içerisindeki bireylerin çağdaş bir ortamda yetişip gelişmesi sağlanarak atılır. Toplumsal anlamda eğitim ise kişilerin birbirleriyle ilişkileri sonucunda davranışlarını, görgülerini, bilgilerini, düşüncelerini ve eylemlerini paylaşmaları yoluyla gerçekleşir. İşte bizim BUSİAD olarak düzenlediğimiz ve düzenleyeceğimiz her türlü etkinlik bunu sağlamak amacına yöneliktir. Bu anlamda sivil toplum kuruluşlarına önemli görevler düşmektedir. Ülkemizin kalkınması için her bir sivil toplum kuruluşunun bu bilinçle çalışmasının önemi çok büyüktür.Biz de BUSİAD olarak “Sanayi Tarım ve Turizm ile Gelişen Bursa” ve “Dijital, Yeşil ve Toplumsal Dönüşüm” söylemlerimizle ve de bu söylemleri yaşama geçirme çabalarımızla hem Bursa’mız hem de ülkemiz için bir anlamda bu görevimizi yerine getirmeye çalışıyoruz. Ailede eğitim ile toplumsal eğitime paralel olarak yürüyen diğer bir eğitim ise eğitim kurumlarındaki eğitim ve öğretimdir."İşte bizler de geleceği görerek bu aşamalara uygun şekilde çalışmalarımızı yapmalı, toplumumuzu geleceğe hazırlamalıyız
"Günümüzde, anaokulundan yüksek öğretim kurumlarına kadar olan süreci kapsayan ve fiziksel mekanlarla tanımlanan bu eğitim şekli, gelecek yıllarda dijitalleşmenin ve toplumsallaşmanın etkisi ile konu bazlı, kişisel ve mekâna bağlı olmayan eğitim şekillerine bürünecektir. İşte bizler de geleceği görerek bu aşamalara uygun şekilde çalışmalarımızı yapmalı, toplumumuzu geleceğe hazırlamalıyız.Eğitim programlarımızın ve eğitime yaklaşımımızın, ülkemizi çağımızı yakalatabilecek ve çağımızın ilerisine götürebilecek yeterlilikte programlar ve yaklaşımlar olmasını sağlamalıyız.Bunun için;
1) Ezberci, sınav odaklı eğitim yerine düşünen, sorgulayan, kültür, sanat ve sporla yoğrulmuş, sosyal sorumluluk bilincinde olan,
2) Takım çalışmasına yatkın, tasarımcı, yaratıcı, proje üretici bireyler yetiştiren,
3) Zorla öğretilen ezber bilgileri değil bireye önem veren, yeteneklerini ölçen ve değerlendiren,
4) Teknoloji yaratmaya ve yenilikçilik arayışında olmaya yönlendiren,
5)Hayal kurduran ve sadece bilimsellikle bezenmiş yeni ve çağdaş bir eğitim sistemi oluşturmalı ve uygulamalıyız. "